Kaşif Meriçli
kasifmericli@gmail.com
Kaşif Meriçli: Gerçekler… Hayatlar… Hikâyeler
18/05/2017 “Günaydın” demeden kimseye, başladım bugüne. Kendimden kaçmak için türlü bahaneler aramaya bolca vaktim olacak. Hava karanlık yine, akşam olmuş. Güne başlamak için ne güzel bir zaman. Ay ışığına bakarak uyanmak. Buruşturup çöp kutusuna atılmış kâğıt parçalarından biri olacak bu da. Yazmak için oturacağım ama yazamayacağım, yazık olacak mürekkebe. Parmaklarımın hızından mı, bilgisayar yüzünden elimin kaleme zor alışmasından mı bilmem, yine zor okuyacağım bitirince. Akşam kahvaltısını yaparken insanların telaşlı eve yetişme efekti kornalar eşlik edecek bana. Bu evde duyulan tek hayat sesi. Müziği yasakladım. Çünkü iyi gelmiyor diğer canlıların aksine. Kâğıtların sessizliğine alıştım. Hem alıştım hem unuttum. Kendi sesimden çok önce unuttum onun sesini. Ay ışığına bakarak uyanmak yetmeyişinin tezahürü. Onu görmeden görmeyi isteyişim belki. Ya da aptalım besbelli. Neyi nasıl yazacağıma karar veremedim. Sular seller gibi mi, okyanuslar gibi mi içindeyim yalnızlığın? Ne kadar materyal koysam da karşısına duygularımın, ne ayarlar, ne araçlar, ne de yardım menüleri yardımcı bana. “Senin için bir şeyler hazırlıyorlar,” dedi kadının biri rüyamda. Yemek mi, ilişki mi? Geçen sene gördüğüm rüya geldi aklıma nedense. Dört tane cerrah ayakta duruyorlar. Hakkımda karar veriyorlar. Ay ışığı, bunun seninle bir ilgisi var mı? Büyük Ayı’nın gölgesinde kalmış görünmeyen yıldız, yoksa seninle mi ilgili? Kim yapıyor bunları? Beynim… Ahhh… Yapma bunu bana… Bu yazıyı yazan kişi, yazının üzerinden üç gün sonra beyin kanaması teşhisi konularak ameliyat edildi. Kağıt buruşturulmadan kurtarıldı. Doktorlar nedenini açıklayamadılar. Çarpma sonucu travma olabilir dediler. Ameliyat günü, rüyasında, bir kapsül içindeydi. Dışarıda bir doktor zifiri karanlıkta ayakta duruyordu. Tipi kar yağıyordu. Kapsülden kafasını uzattığında kar, fırtına, tipi suratına çarpıyordu. Doktor “kar daha dünyaya ulaşmadı,” dedi. Aynı günün akşamı lapa lapa kar yağmaya başladı. Ve sonra düşündü yazan. “Her şey başka bir boyutta hazırlanıyor. Biz sadece sonuçlarını yaşıyoruz.” Ve ameliyattan üç ay sonra gördüğü rüya: Kel kafalı, beyaz önlüklü bir adam, “ikinci kez olacak. Bu sefer başka bir bölgeden,” dedi. Suda yansımasını gördüğünde, kafasının yerinde, kaynamakta olan beyazı pörtlemiş, kabuğu çatlamış bir yumurta var. Gerçek bir hayat hikâyesinden alınmıştır. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Kaşif Meriçli: Little Fugitive - 23/01/2018 |
Kaşif Meriçli: Little Fugitive |
Kaşif Meriçli: Paris, Texas - 15/01/2018 |
Paris, Texas |
Kaşif Meriçli: Köleler Adası - 08/01/2018 |
Kaşif Meriçli: Köleler Adası |